
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1. Olağan Eskişehir İl Kongresi’nde konuştu. Babacan’ın gündeminde partisinin gençlik politikaları ve ekonomik kriz vardı. Babacan şu ifadeleri kullandı:
Kredi borçlarını pandemi döneminde ödemesiz ve sıfır faizli yine yapılandırmak lazım. Anladık kasayı boşalttınız, bağışlama vermiyorsunuz. Esnafı asla olmazsa “vergi vergi” diye sıkboğaz etmeyin. Dükkan kapalı, siftah yok, esnafın cebine para girmiyor. Kirasını bile ödemekte güçlük çekiyor. Kira stopajını asla almayın. Zamanı ulaşınca mal sahibinden alırsınız.
Meclis’te gelecek senenin bütçesi görüşülüyor. Bakıyoruz, önümüzdeki yıl için tarımsal yardımcı ödeneği 22 Milyar TL. Bu sene da esasen 22 milyar TL idi. Yani 2020’den 2021’e artış sıfır.
Bir de Cumhurbaşkanlığı ödeneğine bakıyoruz; 2021 bütçesinde 2020’ye gore tam ( artış var. Siz “itibardan tutum olmaz” diyerek, kendi harcamalarınızı her sene enflasyonun fazlaca üstünde artırırken, çiftçimizin en fazlaca gereksinim duyduğu bir zamanda ihtiyaç duyulan desteği vermeyeceğinizi duyuru ediyorsunuz. Bu, ülkenin gerçeklerinden, tarımından, çiftçisinden habersiz olmak demektir.
Gençler “Düşüncelerimi yazarsam gece yarısı polis kapımızı çalar, ileride bu yazdığımı önüme koyup iş vermezler” diye çekiniyor. “Silivri soğuktur şimdi” diye şakalaşıyor. İfade özgürlüğünün önündeki engeller kaldırılmadıkça demokrasimiz ilerlemeyecek. Tüm bu sorunların çözümü fazlaca kolay, tek bir harekete bakar. İktidara geldiğimizde bir parmak şıklatacağız, “Gençler özgürsünüz” diyeceğiz.
Üniversitelerimizi özgürleştireceğiz. Bunun yolunun Yüksek Öğretim Kurulu’nu kapatıp kaldırmaktan geçtiğine inanıyoruz. 12 Eylül darbesinin akademideki kalıntılarına son vereceğiz. Üniversitelerde itaatin değil, aklın ve bilimin önünü açacağız.
Gençlerimiz “Boşuna mı okuduk?” diyor. Gençlerin hayallerine yaralanan prangaları teker teker söküp atacağız. Gençlerimiz kendi ayakları üzerinde duracaklar. Kara kara düşünmeden yuvalarını kuracaklar, ailelerine muhtaç bir biçimde yaşlanmayacaklar.
Her gün bizlere yerlilik ve millilik anlatanlara sesleniyorum: Gençlerimizi o şekildeki bir noktaya getirdiniz ki, gençlerimiz yarınlarını kendi ülkelerinde oluşturmak istemiyor. Bu mudur yerlilik? Bu mudur millilik? Bu mudur milliyetçilik?
Kamuda işe alımlarda mülakat sistemine son vereceğiz. Mülakat olmuş particilik aracı, mülakat olmuş birtakım camia kesimlerini dışlama aracı, mülakat olmuş eş, dost, ahbap kayırma aracı. Onun adamı, şunun yakını, bu partiden demeyeceğiz. Liyakata ve bilgiye kıymet vereceğiz.
Kanal İstanbul şeklinde muhit tesirini bile doğru muntazam ölçmedikleri rant projeleriyle yatıp kalkıyorlar. Zihniyet bu. Bunlardan ilkin yapmamız ihtiyaç duyulan fazlaca iş var. Depreme hazırlık, tarımda sulama projeleri şeklinde. Ayrıca ülkemizin limanlarını büyütmemiz gerekiyor. Limanlarla demiryollarının bağlantılarının kurulması gerekiyor. Doğudan batıya, kuzeyden güneye yük taşımacılığını demiryollarıyla sağlayacağız.
0
0
0
0